İzmir’in Selçuk İlçesi’ndeki Efes Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmalarının bu yılki bölümü sona erdi. Çukuriçi Höyük’de yapılan kazıların, bölgenin en eski yerleşimini ortaya çıkardığı bildirildi.
Kazı Evi’nde düzenlenen basın toplantısayla, çalışmalar hakkında bilgi verildi. Toplantıya, Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Geçici Başkanı Prof. Dr. Johannes Koder, Avusturya’nın Ankara Büyükelçisi Dr. Heidemaria Gürer, 1. Kazı Başkan Vekili ve Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Başkanı Dr. Sabine Ladstatter, Efes Kazıları Bakanlık Temsilcisi Teyfik Göktürk ile Selçuk Belediyesi’nde görevli Arkeolog Yusuf Yavaş katıldı.
Toplantıda konuşan Prof. Dr. Johannes Koder, Efes kazılarının bu yılki kapanışını gerçekleştirdiklerini, bu kazılarda son derece önemli bulgular elde ettiklerini söyledi. En büyük restorasyon projelerinin Efes Antik Tiyatro’nun restorasyonu olduğuna dikati çeken Prof. Dr. Koder, bu kazılarda, toplam 11 ülkenin, dallarında uzman bilim adamları ve arkeologlarıyla çalıştıklarını kaydetti.
Avusturya’nın Ankara Büyükelçisi Dr. Heidemaria Gürer de Efes Antik Kenti’nin sadece Avusturya için değil, bütün dünya için çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu yılki kazılarda oldukça başarı elde ettik ve yeni bulgulara ulaştık. Bundan sonraki yıllarda umarım bu başarıyı devam ettiririz” dedi.
Konuşmaların sonhrasında 1. Kazı Başkan Vekili ve Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Başkanı Dr. Sabine Ladstatter, kazıyla ilgili bir sunum yaptı. Efes Antik Tiyatro’nun tamamlanan yapım projesinin kısa sürede kurula sunulacağını belirten Ladstatter, antik tiyatronun basamak çalışmaları restorasyonunun, 2018 yılında sona ereceğini bildirdi.
Ladstatter, önem taşıyan yeni projelerden birinin de Site Projesi olduğunu, bu konuda uzman kişilerin tehlike altında olan alanları tespit ederek, önlemini sağlamak için görev alacaklarını ifade etti. Ladstatter, sunumunda, Efes 2009 yılı çalışmalarının yıl sonuna kadar devam edeceğini ifade etti.
KAZILARDA NELER ORTAYA ÇIKTI
Toplantıda, Çukuriçi Höyük’de yapılan kazıların, bölgenin en eski yerleşimini ortaya çıkardığı bildirildi. Ana şehir kapısı olan Efes Magnesia, 2007 yılından beri detaylı olarak incelendi. Sürdürülmekte olan kazılar sırasında, sütunlu bir hole açılan ve bitiminde bir merdiven bulunan koridor ortaya çıkartıldı.
Bu yılki Efes kazı çalışmaları çerçevesinde Artemision’un girişinde yer alan türbenin ilk defa detaylı incelenmesi yapılabildi. Ayrıca iç kısımda iki mezar ve bunlara ait gelişigüzel bir taş döşeme taban ortaya konuldu.
Aydınoğulları Beyliği zamanına ait (M.S. 1304 -1425) mermer bir kaplama levha üzerinde önceden belirlenen bir yerde temelin bulunduğu küçük bir alan kazılırken, yapım zamanına ait buluntular elde edildi.
Bu yılki kazılarda ortaya çıkarılan Tanrıça Kybele/Meter mermer kabartmaları, ‘sarsıcı buluş’ olarak değerlendirildi.
Efes’teki modern otoparkın doğusundaki Bizans Sarayı olarak adlandırılan yapının çalışmaları tamamlandı.
Toplantıda ayrıca, Efes’teki pek çok kalıntının, yüzyıl önce ortaya çıkarılmasına rağmen o zamandan beri restore edilmediği vurgulandı. Özellikle şehrin merkezinde yer alan, oldukça yüksek, ayakta duran kalıntıların iyi korunmadıkları kaydedildi. Bu duruma örnek olarak gösterilebilecek Varius Hamamı ve Aşk Evi olarak bilinen yapılardaki çalışmalar tamamlandı.
Ayrıca Yamaç Evler 2’nin kuzeyindeki Kuretler Caddesi boyunca uzanan alan da güvenlik altına alındı. Bu yılki çalışmaların yapıldığı diğer bir anıtı da Devlet Agorası’ndaki Bouleuterion oluşturdu. Çalışmaların, 2010 yılında da sürdürüleceği bildirildi.
24. Eylül.2009, Milliyet
