Kudüs’ün Babillilerce tahribatının kanıtları, İsrail Eski Eserler Kurumu tarafından Kudüs Duvarları Milli Parkı’nda yürütülen kazılarda, David Şehri’nde belgelendi.
Kazılar, David Şehri’nin doğu yamacında yoğunlaşmış, kayalıklarla kaplı alanda 2.500 yıllık yerleşim yerleri açığa çıkarılmıştır. Kaya gövdesi içinde ortaya çıkan buluntular arasında kömürleşmiş ahşap, üzüm çekirdekleri, çanak çömlek parçaları, balık ölçekleri ve kemikleri gibi eserler yer alıyor.
Bu bulgular, Yahudi Krallığının başkenti olan Kudüs’ün zenginliğini ve karakterini tasvir ediyor ve kentin yok oluşunun Babil’lerin elinden olmasına kanıt olarak gösteriliyor.
Kazının en belirgin bulguları arasında tahıl ve sıvı depolamak için kullanılan çanak çömlekler damga mühürlerdir. Bulunan mühürlerden birinin üzerinde altı yapraklı bir gül ve rozet bezemesi var.
Yahudi krallığının başkentinin zenginliği, in situ bulunan süs eserlerinde de kendini gösterir. Özellkle bir kadının küçük bir fildişi heykelinde bu açıkça görülebilir. Figür çıplak tasvir edilmiştir. Mısır saç stilinde kesilmiş saçları vardır. İşçilik kalitesi yüksektir ve sanatsal seviyesinin yüksek kalitesine ve dönem sanatçıların yeteneklerini çok iyi yansıtır.
Dr. Joe Uziel, “Bu mühürler Birinci Tapınak Döneminin sonuna özgüdür ve Yahudilik hanedanının sonlarına doğru geliştirilen idari sistem için kullanılmıştır.
Nesneleri sınıflandırmak, ürün verimi kontrolünü, gözetimini, toplanmasını, pazarlanmasını ve depolanmasını kolaylaştırdı. Rozet, özünde, bir önceki idari sistem tarafından kullanılan ‘Kral için’ mühür yerine geçti.”
“Kazı bulguları, Kudüs’ün yıkılmadan önce şehir surlarının dışına yayılmış olduğunu açıkça göstermektedir. Halen kazı aşamasında olan yapılar, bu dönemde kentin doğu sınırını oluşturan sur duvarının ötesinde görülüyor.
Demir Çağı boyunca, Kudüs, hem sur duvarının içinde hem de dışında sürekli büyümeye başladı. Geçmişte Yahudi Mahallesi’nde gerçekleştirilen kazılar, M.Ö. 8. Yüzyılın sonlarında topluluğun büyümesinin Kudüs’ün batı alanının ilhak edilmesine neden olduğunu gösterdi. Mevcut kazıda, şehrin batıya doğru genişlemesinin ardından, yapıların doğuda duvarın sınırının dışında da inşa edildiğini söyleyebiliriz.” şeklinde açıklama yaptı.
Kaynaklar: Foxnews, Jpost, Artdaily